DÉA DESIGN’IN KURUCU ORTAĞI, TASARIMCI HANDE PAKDEMİR’LE HAYAT, TASARIM VE ONA İLHAM VERENLER HAKKINDA KONUŞTUK.
Heykelsi ve akışkan formuyla mobilya tasarım tarihinin önemli ikonlarından olan Eames tasarımı Vitra La Chaise’de her zaman gözüm var. Baxter’ın The Libelle kitaplığı ve Gubi’nin Multi-Lite aydınlatma serisi de
aklımı çeliyor.
Seyahatlerden topladığım tasarım, mimari ve sanat kitaplarım sehpamın daimi öğeleridir. Bir de Interni, AD ve Frame dergileri vazgeçilmezim.Ara Güler’in Eski İstanbul Anıları kitabı da her zaman dönüp baktığım favori masaüstü kitabım.
Bulunmaktan en mutlu olduğum yer kış tatilleri için gittiğim dağ kasabaları ve oradaki chalet stindeki sıcak mekânlar. İstanbul’da favorim Çukurcuma, her zaman bana ilham veriyor. 49 Çukurcuma’nın Nutellalı Calzone’sine bayılıyorum.Bir de muhteşem avlusu ve yemekleriyle Milano’daki Salumaio di Montenapoleone’yi çok seviyorum.
Müzeleri, sanat galerileri ve her gittiğimde saatler geçirdiğim vintage eşya marketleri ile Londra, İtalya’nın hatta dünyanın tasarım kalbinin attığı Milano, Vespa ile sokaklarında kaybolmayı en sevdiğim, kendimi ait hissettiğim, açık hava müzesi Roma ziyaret etmekten hoşlandığım şehir arasında.
Eskicilerden ya da vintage marketlerden topladığım hikâyesi olan objeler ve aile büyüklerinin eşyaları her daim evimin en değerlileri. Mumluklar ve çiçek aranjmanları olmazsa olmazlarım arasında. Art Deco pirinç servis arabası ise favori tamamlayıcı ürünüm.
Frank Gehry ve işlerini çok beğeniyorum. Özellikle dijital tasarım ve yenilikçi inşaat süreciyle ön plana çıkan, bulunduğu doğa ve peyzaj düzeniyle bütünleşen Fondazione Louis Vuitton müthiş bir modern sanat müzesi.
Hazırlayan : HAZAL BALASAR