Yeni nesil ofis tasarımlarında çalışan psikolojisi ve sağlığı da ön planda… Slash Architects’e göre çalışan psikolojisi için verimli çalışma süreciyle birlikle odaklanma, sosyalleşme, öğrenme ve işbirliği kurma önemli parametreler. İş yerindeki performansı optimize etmek; mekanlarda iş için gereken odaklanmayı sağlamanın yanı sıra kolektif kimlik ve verimli iş etkileşimlerinin gerçekleştiği sosyalleşme mekanlarını sunması ile mümkün olabiliyor. Soğuk kurumsal yapıların aksine tüm çalışanların bir ekip ruhu içinde var olması önemseniyor. Bu ruhun mekana kontrollü açık ofisler, iletişim platformları ve ortak alanlar ile yansıması çok önemli. Bu durum, ofisin işleyişi her ne olursa olsun daha yaratıcı ve aktif rol alan ofis kullanıcılarını arttırıyor ve ofis yaşantısını dinamikleştiriyor diyen Mimar İpek Baycan, Y kuşağının bu değişimdeki rolünü ise şöyle özetliyor: “Ofis kültürünün geçmişten günümüze değişen bütün ihtiyaçları ile farklı bir noktaya geldiğini görüyoruz. Bu noktada dinamik ve yaratıcı Y kuşağının rolü büyük. Daha katılımcı, ne istediğini bilen, “ofis hiyerarşisi”nin yerine kolektif ve ifade özgürlüğünü ön planda tutan Y kuşağı, ofislerde kendi yerlerini kendileri oluşturmaya meyilli. Bu potansiyellerin ortaya çıkabilmesi için ofis mekanlarının sunduğu imkanlar da bu bağlamda değişiyor.’’
Geleceğin Ofislerindeki Mutlu Çalışanlar…
“Özellikle gün geçtikçe artan home-ofis çalışanları için network ağlarının güçlü olduğu sistemlerin kurulması, ortak paydada buluşulan ortamların entegrasyonu ile daha dinamik yapılara hizmet eden yapıların oluşturulması gelecekte ofis tasarımını etkileyecek unsurlardan bazıları”, diyen Mimar Şule Ertürk Gaucher, bütün bu parametrelerin mobil çalışabilme imkanını yarattığını ve iş organizasyonlarının da daha hızlı ve verimli ilerlemesine katkıda bulunduğunu ifade ediyor.
Ofis yaşantılarında co-working alanlarının önem kazanmasıyla birlikte; ortak çalışma alanları, tekil çalışan kişilere yönelik disiplinler arası çalışma ortamları, kiralanabilir toplantı odaları ve dinlenme/sosyalleşme alanları gibi oluşumlar ortaya çıkıyor. Slash Architects kurucuları da bu oluşumlardan yola çıkarak ofis tasarımlarında eski soğuk kurumsal yapıdan uzaklaşmaya ve çalışanların sosyalleşebileceği, kısa süreli de olsa rahatlayıp dinlenebileceği, eğlenebileceği alanları projelerine entegre ediyor ve “Böylece çalışanların kendilerini daha mutlu ve özgür hissetmelerini sağlayarak yaratıcılığı arttırmaya yönelik öğeleri projelerimize yerleştirmeye özen gösteriyoruz”, diyor.