”İlham aldığım her şey, gezip tozduğum her yer Marie Claire Maison’a özel dekoratif bakış açısıyla burada..”
IAN SCHRAGER’IN DOKUNUŞUYLA BIR SADE BODRUM LÜKSÜ
Geçtiğimiz yaz sezonunun tam ortasında açılmıştı The Bodrum Edition. Sezonu geç yakalamasına rağmen lüks rakipleri arasında öne geçmiş, özellikle Perulu şef Diego Munoz’un açtığı Brava adlı restoran dolup taşmıştı. Edition’ın bu kadar ilgi görmesinin ardında ‘eski toprak’ bir isim, efsanevi Studio 54’ün yaratıcısı Ian Schrager’ın bizzat oteli tasarlamış olması da elbette ilgi çekmişti. Geçtiğimiz ay Ian Schrager’in sağ kolu, onunla 20 yıldır çalışan, aynı zamanda dünyadaki tüm Edition’ların marka danışmanı Ben Pundole’nin doğum günü partisi vesilesiyle sezona hızlı bir giriş yaptı The Bodrum Edition. Ben de o uzun doğum günü hafta sonunda, çoğunluğu İngiltere’den kopup gelmiş misafirlerle beraberdim. Peki tüm bu hoş detaylar bir yana Edition nasıl bir yer? Söyleyeyim: Girişinde, tıpkı Miami Edition’da olduğu gibi beyaz ve ahşap ağırlıklı dekorasyon dikkat çekiyor. Büyük beyaz küpler içine yerleştirilmiş bitkiler, rahat bir oturma grubu, küçük bir bar… Doğrusu bu ‘spa’ tavrıyla resepsiyonun o resmi tavrını kırmış Edition. Ana binadan çıkıp ilerlediğinizde ise mimari aşağıya doğru kat kat, taraçalar şeklinde ilerliyor. Ta ki plaja kadar… Elbette bu kat kat durum, çok fazla alan olmadığından, yani mecburiyetten gerçekleşmiş. Çünkü Edition’ın iki yanı sağlı sollu, pek çoğu da zevksiz Yalıkavak siteleriyle dolu. Yine de bu sıkışmışlık halini iyi fikirlerle çözmeye çalışmışlar. Çok fazla dinlenme ve boş alan koyarak… Odalara gelince: Benim kaldığım Yalıkavak süitinin en dikkat çekici yanı, laf olsun diye konulmuş bir objeye dâhi rastlamamış olmam. Bazı otel odalarında sırf tasarım olsun diye konulan ama odanın ruhuyla bağlantısız objeler vardır ya, Edition buna hiç gerek duymamış. Onun yerine son derece zevkli, gayet Türkiye’de üretilmiş tekstil ürünlerini saçmışlar odanın gerekli köşelerine. Mesela terasta, akşam üşüdüğünüzde üzerinize geçireceğiniz tatlı/tarz nevresim gibi…
O İKONİK KÖŞE
Velhasıl-ı kelam, Ian Schrager dokunuşlu The Bodrum Edition, küçük plajına rağmen sunduğu beyaz ve sade lüks dünyayla özellikle bu tarzı seven yabancı konukların fazlasıyla ilgisini çekecek bu yaz da. Orası kesin. Otel ekibinin -en son Hillside’larda gördüğümüze benzer- cana yakın ve profesyonel ilgili tavrı da buranın daha çok sevilmesine yol açacak gibi. Son olarak, otelde fotoğraf çektirdiğim bu köşe çok ikonik. Geçen yaz Demet Müftüoğlu Eşeli’nin İstanbul 74’ü vardı orada. Bu yaz ise Haremlique. Ama bu nefis kaktüs Eşeli’den miras. Bizzat o bulup getirmiş buraya. Şahane bir şey yaptığı ortada. Bitki seven insan her zaman bir başka oluyor işte!
KARDEŞ MEKÂN: MORENA
Edition’ın alamet-i farikası Brava Restoran’ın yanına bir de ‘kardeş’ mekân eklemişler: Morena. Öğlenleri yemek servisi veren Morena yine Diego Munoz’un yönetiminde. Ama Türk işi dokunuşlar ağırlıkta. Mesela olmazsa olmaz, kuşbaşılısı makbul plaj pidesi… Edition’da belki de benim en sevmediğim şey, her ne kadar görsel olarak çok güzel çıksa da, plaja sonradan taşınmış beyaz kum. Bu kum bir D-Maris’te olduğu gibi pek kaliteli değil. Uzun süre üzerinde dolaşınca ayakları boyayabiliyor beyaza.
BU YAZ BODRUM’DA BAŞKA NELER VAR
Mitte ve Karaköy Sub Oteli güçlerini birleştirdi. Yalıkavak’ta Root adında bir plaj ve otel açıyorlar. Bohem burjuva tatları taşıyan Root’un 14-15 Haziran tarihlerinde gerçekleşecek partisi şimdiden İstanbulluların ajandasına girdi bile.
• Mitte ve Karaköy Sub Oteli güçlerini birleştirdi. Yalıkavak’ta Root adında bir plaj ve otel açıyorlar. Bohem burjuva tatları taşıyan Root’un 14-15 Haziran tarihlerinde gerçekleşecek partisi şimdiden İstanbulluların ajandasına girdi bile.
• Yalıkavak’ta bir plaj daha: D Plaj Evleri’nin önündeki Barbelo. Danışmanlığını Didem Özgen yapıyor. Gümbür gümbür müzik yerine sakinlik vaat ediyor Barbelo.
• Mandarin Otel içindeki Kai Beach, Yalıkavak Marina içine bol şampanyalı bir lounge açıyor. İsmi yine aynı, Kai Lounge.
• Bodrum klasiği Maça Kızı, Cennet Koyu’ndaki Il Riccio’nun yerine Villla Maça Kızı’ını açtı. Bir tür “lüks Airbnb” tadında olacak Villla Maça Kızı. Herkes kiralayabilecek ama kiralayan kişiye ultra lüks hizmet de esirgenmeyecek. Ağustosta orayı kiralayan ünlülerden birinin George Clooney olduğu konuşuluyor.
• Bir ünlü bar her ne kadar modası azıcık geçmiş olsa da Buddha Bar, Caresse’nin plajına geliyor bu yaz.
• Ve klasikler: Kavanoz ya da Limon’da gün batımı eşliğinde kokteyller, Mimoza’lı geceler, Orfoz’un nefis yemekleri…
Hazırlayan : ONUR BAŞTÜRK