Hatay’ın büyüleyici kültürel zenginliği, tarih boyunca sanatın, zanaatın ve hikâyelerin ilham kaynağı olmuştur. İşte bu eşsiz coğrafyanın ruhunu çağdaş bir tasarımla geleceğe taşımayı amaçlayan bir marka: Neolonca. Geleneksel zanaatın modern dokunuşlarla buluştuğu bu özgün proje, yalnızca bir tasarım girişimi değil; aynı zamanda Hatay’ın kültürel belleğini yaşatmayı ve bu mirası yeni nesillere aktarmayı hedefleyen bir yolculuk. Geçmişin derin izlerini günümüz estetiğiyle harmanlayan Neolonca, her bir ürününde bir hikâye saklıyor ve bu hikâyeleri yaşam alanlarına taşımayı vadediyor.
Neolonca fikri nasıl ortaya çıktı ve nasıl gelişti?
17 yıl boyunca yaşadığım Hatay, köklerimi ve yaratıcılığımı şekillendiren bir bölge olarak hayatımda derin izler bıraktı. Hatay’ın zengin kültürel mirası ve çok katmanlı geçmişi, beni her zaman etkilemiştir. Bu ilhamla, Hatay’ın değerlerini çağdaş bir anlayışla geleceğe taşımak adına Neolonca fikri doğdu.
Neolonca’nın ilk adımları, iki yıl önce yapılan yoğun araştırmalarla başladı ve markanın resmi kuruluşu bir yıl önce gerçekleşti. Hatay’ın tarihi, mutfağı ve kültürel dokusundan aldığım ilhamla, bu projeyi hayata geçirdim.
“Kültürel belleği çağdaş tasarımla yaşatmak” mottosunu biraz açabilir misiniz?
Kültürün ancak dinamik bir yapıyla canlı kalabileceğine inanıyorum. Bu nedenle zanaatı, çağdaş tasarımla birleştirmek uzun zamandır hayalimdi. Depremle birlikte projede bazı değişiklikler olmuş olsa da, Neolonca benim ustalık dönemimde başladığım ve büyüdüğüm topraklara olan tutkumla hayata geçirdiğim bir adım oldu.
Bölgede zanaatkârlara yeni gelir kaynakları yaratıyor ve geleneksel zanaatları canlı tutuyoruz. Yerel atölyeler ve zanaatkârlarla iş birliği yaparak, bölgenin kültürel mirasını koruma hedefiyle çalışıyoruz.
Neolonca’nın oluşumunda kimlerle iş birliği yaptınız?
Neolonca’da her parça el birliği ile ile başlıyor. Yerel zanaatkârlardan sanat tarihçilerine, tasarımcılardan akademisyenlere kadar geniş bir ekosistem yarattık. Her bölümde emeği olan kıymetli insanlarla çalışmak, Neolonca’nın benzersizliğini ortaya çıkardı.
El emeğinin, hikayelerin, kolektif bilincin ve geleneklerin gücüne inanıyoruz. Yalnızca kaybolmaya yüz tutmuş tekniklerini korumayı değil, zanaatkarların yeteneklerini çağdaş tasarıma uyarlayabilecekleri bir platform olmayı hedefliyoruz.
Neolonca’nın hikayesi, Hatay’da yaşadığım yıllardaki anılarımın bir yansıması. Bu yolculukta Sabiha Asfuroğlu, Aylin Sayek ve Kozma Sayek gibi isimlerle geçirdiğim zaman benim için çok önemliydi.
Bu süreçte Hatay’ın yetenekli zanaatkârlarıyla buluşmak, onların emeklerini ve ustalıklarını tasarımlarımlarımızla birleştirmek ve bir kültürü yansıtmak benim için büyük bir haz içeriyordu. El emeği ile şekillenen her ürün, bu işbirliklerinin ve paylaşılan değerlerin yansıması çok daha özele taşıyordu aklımdakileri.
Neolonca’da hangi ürünler bulunuyor?
Neolonca, el işçiliğiyle üretilen ürünleriyle dikkat çekiyor. Çini, cam, ahşap, gümüş, mozaik, ipek, seramik gibi çeşitli alanlarda ürünler geliştirdik. Özellikle Sevan Bıçakcı gibi isimlerin desteğiyle, ustaların bir sonraki nesle bilgi aktarabileceği ortamlar yaratmayı hedefliyoruz. Bunun bir parçası olarak, Hatay’da halı ve kilim dokuma atölyesi kurma projelerine başladık.
Zaten bu işteki en büyük hayalim ve amacım bu atölyeleri kurmak…
Koleksiyonun ilham kaynakları nelerdir?
Neolonca’daki ürünler, Hatay’ın köklü tarihinden ve kültürel çeşitliliğinden esinleniyor. Çocukluğumda izlediğim penceremin önündeki ağaçlardan babaannemin bahçesindeki ıtırın kokusuna kadar pek çok öznel detay, tasarımlarıma yansıyor.
Antakya’nın Tikesi’nden, kırmızı toprağından, mozaiklerinin zengin dokusundan; mutfaktaki katremis kavanozlarından belleğimde yer eden karakılçığın bereketine kadar her detay, koleksiyonun hikayesini oluşturdu. Bunun yanı sıra, tasarım ve üretim sürecinde tanıştığım zanaatkârlar ve onlarla yaşadığım paylaşımlar bana yeni ilhamlar sundu.
Hatay’da yaptığım seramik çalışmaları ve çocukluk anılarımdan damıttığım bu detaylar, Neolonca’nın benzersiz ürünlerini oluşturan en temel unsurlar oldu.
Neolonca’nın kültürel etkileri hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Amacımız, kültürel mirası sadece korumak değil, aynı zamanda onu canlı ve dinamik bir hale getirmek. Bu ülkedeki zanaat ve zanaatkara fayda getirmek ve zanaati görünür, taşınır ve ilgi duyulan hale getirmek için çaba gösteriyoruz. Zanaatkârları destekleyerek, bu mirası yeni nesillere taşıyoruz. Neolonca ile insanlarn yaşam alanlarına bu zenginlikleri taşıma imkânı sunuyoruz. Neolonca’yı kurarken, sadece belleğimden değil, Hatay’ın köklü tarihinden ilham aldım; tasarım ve üretim sürecinde tanıştığım insanlar ve yaşadığım anların hepsi bana ilham verdi. Kültürel zenginliği, zanaatı öne çıkarıp çağdaş bir anlayışla korumaya ve yaşatmaya devam etmek ve bu konuda farklı tasarımcı, zaanatkarlara ilham vermek ve alan yaratma istiyoruz.
Gelecek planlarınız neler?
Neolonca’yı uluslararası platformlara taşımayı ve ürünlerimizi daha geniş kitlelere ulaştırmayı hedefliyoruz. Aynı zamanda, yeni atölyeler kurarak usta-çırak ilişkisini yeniden canlandırmak ve bölge zanaatkârlığının sürekliliğini sağlamak önceliklerimizden biri. Benim için o kadar heyecanlı o kadar ilham veren bir konu ki ve yapmak istediğim o kadar çok şey var ki kesinlikle büyüyerek genişleyerek daha çok yere ulaşarak geçeceğini düşünüyorum.
Neolonca ürünlerine nasıl ulaşabiliriz?
Ürünlerimize Galata’daki showroom ziyaretleriyle veya çevrimiçi olarak internet sitemizden ulaşabilirsiniz.
