Ana SayfaDekorasyonEv DekorasyonMaskülen ve Sofistike bir Görünüm

Maskülen ve Sofistike bir Görünüm

Özgürcan Studio tasarımı bahçe katı daire, farklı stillerin uyum içinde harmanlandığı işlevsel kurgularıyla ev sahibine arzu ettiği konforu sunuyor.

Hazırlayan: Çiğdem Hasanoğlu

Fotoğraf: Burak Teoman

Etiler’in en özel noktalarından birinde konumlanan daire, toplamda 100 m2 alana sahip. İstanbul’un merkezi bir lokasyonunda olmasına rağmen son derece sessiz ve yemyeşil bir ortama sahip olduğu için bu dairede yaşamayı tercih eden ev sahibi, Özgürcan Studio’dan mimar Sena Özgürcan’ın çok yakın arkadaşı. Evde önceden çocuklu bir aile yaşadığı için 2+1 bir düzen söz konusuymuş. Mekânsal planlama hayal edilen bekâr evine uygun olmadığı için ilk olarak tüm duvarlar yıkılarak ev sahibinin isteği doğrultusunda açık bir planlama yapılmış. Kırım-döküm işlemleri sırasında bazı altyapısal sıkıntılar ortaya çıkmış.

“Zeminde 2-3 santimetreye kadar kot farkı bulunuyordu, bu yüzden kot farkını yok edip evde bütünlük yakalamak için tüm zeminleri blok, beton görüntülü seramiklerle değiştirdik. Girişe bir misafir tuvaleti kazandırdık, yatak odasını süite döndürdük. Evin eski planlamasından farklı olarak, banyo ve giyinme odası içerisinde yer alan bir süit oda olarak tasarlanan ebeveyn yatak odasında, tüm evde olduğu gibi toprak tonları ve bakır detayları kullandık. Odanın odak noktasının LED detayı ile aydınlattığımız, dekoratif dokulu duvarda yer alan ‘Nü’ eseri olmasını amaçladık. Bu eser Rusya’dan gelmiş çok eski bir aile yadigârı ve projemizde renk paleti konusunda ana ilham kaynaklarından. Özel tasarladığımız konsolun üzerinde ise Melisa Özkan’ın soyut bir işine yer verdik,” diyor Sena Özgürcan.

Kendi zevkine uygun, sanatın ön planda olduğu, gizemli, maskülen ve sofistike bir bekar evi tasarımı isteyen ev sahibi, mutfağa ve yemek yapmaya çok ilgili olduğu için evin kalbinin mutfak olmasını arzulamış. Bu yüzden keyifle yemek yapabileceği, salonla bağlantısı olan kullanışlı ve donanımlı bir mutfak tasarladıklarını anlatıyor mimarlar: “Bununla beraber aydınlatma detayları ve tüm ışık kaynaklarının ayarlanabilir olması müşterimiz için çok önemliydi. Ev boyunca dimmer’li aydınlatmalar kullanırken, loş bir ambiyans yakalayabilmek için fazlaca gizli LED detaylarına yer verdik. Salonda ise ters tavana gömdüğümüz lineer aydınlatmalar ve manyetik spotlar aracılığıyla sanat eserlerinin kolaylıkla farklı açılarda ve şiddetlerde aydınlatabilmeyi amaçladık.” Salondaki en büyük hedef, sanat eserlerini öne çıktığı, doğru aydınlatılmış ve karmaşadan uzak bir alan kurgulamak olmuş. Şöminenin üzerinde Kenan Işık’ın ‘Bakır[1]İstanbul’ eseri, chester kanepenin arkasında Ahmet Oran’ın diptik ‘Kırmızı Soyut’ eserleri yer alıyor. Salonda ayrıca Fatih Urunç, Orhan Kurmalı, Süleyman Saim Tekcan gibi önemli sanatçıların işlerini de görüyoruz. Boş vakitlerinde PS oynamayı seven ev sahibi, salonda köşe kanepeye yatıp oyun oynayabileceği kendine ait rahat bir alan ile arkadaşlarını ağırlayabileceği iki ayrı bölüm istemiş Özgürcan Studio ekibinden. Şöminenin yer aldığı bölümü salonun odak noktası haline getirmek için tüm duvar ahşap ile kaplanarak gömme kütüphane ile bütünleştirilmiş. Aynı alanda misafirler için samimi ve şık bir oturma bölümü kurgulanmış ve gömme kütüphanede kullanılan ayna ile salona derinlik kazandırılmış. Proje tasarımı ve uygulaması yaklaşık 3,5 ay süren bu dairede mimarları en çok zorlayan şey, evin eski olmasından ötürü ortaya çıkan altyapı sorunları olmuş.

“Müşterimiz elektrikli ocak kullanmak istemediği için daireye doğal gazı çektirmek ve açtırtmak en zorlandığımız konu oldu. Bizi en çok tatmin eden ise proje sonunda müşterimizin evden çok memnun kaldığını duymak ve tasarladığımız mutfakta keyifle yemek yaptığını görmek oldu,” diyor mimarlar.

Bu dairede ortaya çıkardıkları stilin ilham kaynaklarının ne olduğunu sorduğumuzda ise, “Ev boyunca farklı birkaç stili harmanlamaya çalıştık. Radyatörleri ve boruları tamamen görünür bırakıp, bakır ve çelik gibi malzemeler kullanarak endüstriyel unsurlara yer verirken mobilyalarda sade ve modern hatlara yöneldik. Evin stilini oluştururken bekar evlerinden ilham aldık. Ayrıca Japonların yaşam ve sanat felsefesi olan ‘Wabi-sabi’ önemli ilham kaynaklarımızdan biri oldu. Bu ilhamla renk paletinde doğanın ana renklerinden olan yeşil & toprak tonlarına, duvarlarda ise ‘kusurlu’ dokulu boyalara yer verdik. Bununla beraber bekar evi olmasına rağmen, ev boyunca hatıraları olan, eski ve nostaljik nesnelere yer vermeye çalıştık,” yanıtını alıyoruz.

SON YAZILAR

BENZER YAZILAR