Montreal merkezli MXMA Architecture & Design ve Catlin Stothers Design firmaları, yaratıcı yeteneklerini mimari ve iç tasarımda birleştirerek eşsiz bir yaşam alanı oluşturdu. Doğu Townships bölgesindeki Mont Shefford’un zirvesinde yer alan bu rezidans, kentsel sofistikasyon ile çevresindeki doğa ile uyumu mükemmel bir şekilde dengeliyor.
Genç çocukları olan bir aileye uygun olarak tasarlanan Maison Shefford, sadece bir kır evi değil, günlük yaşam deneyimini yücelten bir sığınak olarak öne çıkıyor. Temiz hatlara ve aydınlık iç mekânlara sahip olan bu ev, modernlik ile ham doğayı bir araya getirerek sakinlerine çevreleriyle otantik bir bağ sunuyor.
Doğu Townships bölgesinde ideal bir konum arayışında olan müşteriler, mimar Maxime Moreau ile birlikte uzun süre bu bölgeyi keşfettikten sonra Mont Shefford zirvesindeki bir arsa üzerinde karar kıldılar. Bu stratejik konum, sonsuz orman manzaraları ve pitoresk Bromont kasabası ile nefes kesici panoramik görüntüler sunuyor. Ormanın kalbindeki bu yer, sahiplerinin vizyonunu hayata geçirmek için büyük bir potansiyel taşıyordu: aile ve arkadaşların sıcak bir şekilde karşılandığı, doğayla iç içe samimi bir sığınak. Tüm olanaklar, doğayla iç içe bir deneyim sunacak şekilde tasarlandı ve bu süreçte konfor ile modernite arasındaki denge korundu.
Ev, yerel iklim koşullarından en iyi şekilde yararlanacak şekilde konumlandırıldı. Kuzey cephedeki ana giriş, rüzgâr etkisini en aza indirmek için korunaklı olarak tasarlandı. Yaşam alanları, süitler ve teraslar ise güney ve batıya açılıyor. Bu konfigürasyon, doğal ışıktan en iyi şekilde faydalanmayı ve etkili havalandırmayı teşvik ediyor, böylece konforlu bir iç ortam yaratılıyor.
Evin iç mekânındaki temiz ve sıcak stil, dış mekânda da devam ediyor. Geniş oturma odası, şömine, yemek odası ve mutfak, iç ve dış mekânlar arasındaki akıcılığı güçlendiren beyaz meşe parke zeminlerle bütünleşiyor. Bu açık alanlar, yıl boyunca doğa ile kesintisiz bir bağlantı sunuyor. Maison Shefford, doğayla bütünleşen bir mimari ve iç tasarım harikası olarak dikkat çekiyor. Her oda ve her dolaşım alanı, dış mekâna açılıyor ve tam boy pencereler, manzarayı canlı birer sanat eseri gibi çerçeveliyor. Evin iç ve dış mekânları, doğal ışık ve manzaralarla dolup taşıyor, bu da sakinlerine yıl boyunca doğayla iç içe bir yaşam sunuyor.
Evin hem iç hem de dış mekânlarında kullanılan malzemeler, doğal renkler ve dokularla rafine bir estetik sunuyor. Antasit taş dış cephe, mat siyah metal, ahşap kaplamalar ve sıcak iç mekânlar, iç ve dış mekânlar arasında uyumlu bir bağ yaratıyor. Bu malzemeler, sürdürülebilirlik, yerel bulunabilirlik ve çevresel sertifikasyon kriterlerine göre titizlikle seçildi. Maison Shefford, geleneksel mimarinin ötesine geçen, sanatsal ve duyusal bir deneyim sunuyor. Doğal çevresiyle otantik bir bağ kuran bu ev, sahiplerinin doğayla iç içe yaşama arzusunu yansıtıyor. Mimar Maxime Moreau ve tasarımcı Catlin Stothers, her detaya özen göstererek bu sığınağı yaratmış.
Fotoğraf: Nanne Springer