1940’ların ortalarından günümüze Dior’un ikonik imgeleri arasında sayılan Medallion sandalye, Salone del Mobile Milano kapsamında 17 farklı sanatçının kişisel dokunuşlarıyla yeniden tasarlandı.
#1 Parizyen karakter
Christian Dior’un Paris, 30 Avenue Montaigne’deki ilk butiğinden bu yana Dior butiklerinde ve moda şovlarında sıkça kullanılan Medallion sandalye, XVI. Louis stilinin de bir sembolü. Dior Maison’un simgesi haline dönüşen oval sırtlı sandalye, sonraları parfüm şişeleri ve reklamların kült unsurlarından biri olmaya devam etti. Fransız estetiğinin temellerini Versay Sarayı üzerinden okuyan Mösyö Dior, anılarında Medallion için “ölçülü, basit, her şeyden önemlisi klasik ve Parisli” diyor.
#2 Milano Tasarım Haftası
Pandemi nedeniyle gerçekleşmesi planlanan tarihten tam 17 ay sonra Milano sokaklarına yayılan Salone del Mobile, Dior Maison’un Palazzo Citterio’daki özel sergisine de ev sahipliği yaptı. Marka, Milano Tasarım Haftası kapsamındaki bu özel sergisinde amblemlerinden biri olarak anılan Medallion sandalyenin 17 farklı yorumuyla ziyaretçilerini selamlamayı seçti. Işıklandırılmış dairesel yükseltiler üzerinde sergilenen sandalyeler, katılımcıları dağılmış bir buluşmayı mı çağrıştırıyordu dersiniz?
#3 17 yeni yüz
Zamansız zarafeti ile görsel algımızda yer eden sandalye, Japonya’dan İtalya’ya, Kore’den Lübnan ve Fransa’ya yaratıcılığın sınırlarını genişleten isimler tarafından yorumlandı. Sam Baron, Nacho Carbonell, Pierre Charpin, Dimorestudio, Khaled El Mays, Martino Gamper, Constance Guisset, India Mahdavi, Nendo, Joy de Rohan Chabot, Linde Freya Tangelder, Atang Tshikare, Seungjin Yang, Ma Yansong, Jinyeong Yeon, Tokujin Yoshioka ve Pierre Yovanovitch özgün bir iş birliğine imza attı.
Hazırlayan: Julen Tunç