A Garden on the Bosphorus koleksiyonundaki ürünler neleri simgeliyor?
S.G: Esasında kaplumbağaları kullanarak yaptığım Turtlemania’nın çıkışı da Osmanlı bahçeleriyle ilgili. Bu defa kaplumbağaların içinde dolaştığı, Boğaz kenarında hayali bir Osmanlı bahçesinden ilham aldım. Hayal ettiğim bu Osmanlı bahçesinde kaplumbağalar alacakaranlıkta sırtlarındaki mumlarla manolya ağaçlarının altında, lalelerin arasında dolaşıyorlar. Havada şakayık kokusu var ve nilüferlerin olduğu havuzdan hafif bir su sesi geliyor. Bu hayal bahçesindeki tüm çiçekler beni A Garden on the Bosphorus yani “Boğaz’da Bir Bahçe” adlı koleksiyonu hazırlamaya yönlendirdi.
Genelde malzeme olarak en çok bronz kullanıyorsunuz. Bunun belli bir sebebi var mı?
S.G: Bronz benim çok sevdiğim bir malzeme. Rengini ve dokusunu çok seviyorum, hem sıcak hem de güven veren bir tarafı var. Ayrıca bronz ölmeyecek bir malzeme, her zaman yaşayacak, bizler gittikten sonra bile. Bronzun kuvvetli dokusuyla yarı değerli taşların zarafetini yan yana görmek, bu kontrastı izlemek de hoşuma gidiyor. Bu nedenle bronz objelerimi akik, lapis, barok inci, kuvars ve turkuaz gibi taşlarla birleştiriyorum. Ayrıca, gümüş objelerimiz de var ama bunları da dayanıklı olmaları için bronz zemin üzerine yapıyorum.
