Amerika’da doğup büyüyen genç yazar Alara Dinç, Epsilon Yayınevi’nden çıkan ilk romanı “Denizin Kayıp Kızı”nda okurlarını, bir cinayetle başlayıp Türkiye’den kaçırılan tarihi eserlerin izinin sürüldüğü bir maceraya ortak ediyor.
Epsilon Yayınevi’nden çıkan gençlik romanı “Denizin Kayıp Kızı”, kapağını açtığınız andan itibaren sizi içine çeken bir üsluba ve akıcı bir hikâyeye sahip. Tarihi eser kaçakçılığı ekseninde soluksuz bir macerayı konu alan kitabın genç yazarı Alara Dinç ile yazarlığa başlama serüveninden kitabının konusuna ve sıradaki hedeflerine uzanan bir sohbete imza attık.
Yazarlık serüveniniz nasıl başladı?
Bu kitabı yazmaya başlamam tamamen bir tesadüf sonrası oldu. Amerika’da eğitimime devam ederken bir ulusal tarih yarışmasına katılmıştım. Bu vesileyle, Chapman Üniversitesi’nde düzenlenen bir etkinlikte konuşma yapmaya davet edildim. Dinleyici olarak katılan bir yazar, Türkiye’de düzenlenen bir kısa hikâye yarışmasına katılmamı önerdi. Daha sonra da hikâyemi beğenerek, “Bunu yarışmaya sokmayalım, direkt kısa bir kitaba dönüştürelim,” dedi. O kısa kitap zaman içinde neredeyse 300 sayfalık bir gençlik romanına dönüştü.
Kitabınızın konusu nedir? Okurlarımız için hikâyeden bahsedebilir misiniz?
Kitabın kahramanı Asya, unutulmaz bir yaz tatili geçirme hayaliyle Datça’ya gidiyor. Kasabaya adım attığı andan itibaren bazı garipliklere tanık olmaya başlıyor. Orada tesadüfen tanıştığı bir grup genç ile sahilde buldukları bir ceset, onları hızla gelişen esrarengiz olayların içine çekiyor. Olaylar öyle bir noktaya varıyor ki; tarihin derinliklerinden gün yüzüne çıkmaya çalışan bir sır, Asya ve arkadaşlarını tarihi eser kaçakçılığına kadar uzanan, geri dönemeyecekleri, çok tehlikeli bir yola sokuyor.
Böyle bir konuya temas etmek nereden aklınıza geldi?
“Denizin Kayıp Kızı”nı yazarken yıllar içinde Türkiye’de geçirdiğim yaz tatillerinde yaşadığım olaylardan ve edindiğim arkadaşlıklardan esinlendim. Benim ben olmamda etkisi olan Datça’yı, orada geçirdiğim harika yazları ölümsüzleştirmek istedim.
Bu eseri yayımlamak benim açımdan ayrıca önemliydi. Kitabımla, Türkiye’den gerçekleşen tarihi eser kaçakçılığı konusunda farkındalık yaratmak ve toplumumuza tarihi miraslara sahip çıkılmasının önemini de hatırlatmayı amaçladım.
Yeni bir kitap hazırlığınız var mı?
Aslında üzerinde çalıştığım bir-iki taslağım var. Ancak yazdıklarımı uzun vadeli projeler olarak görüyorum. Hedefim, önem verdiğim konularda farkındalık yaratmak. Bunun da en kolay yönteminin videolar olduğunu düşündüğüm için bu aralar daha çok video çekmeye yoğunlaştım. Üniversite deneyimlerimi paylaşmak, Türkiye’deki gençlere Amerika’da yaşayan genç bir kızın hayatını aktarmak amacıyla bir YouTube kanalı açtım, kanalımın adı “Alara Dinç”.
Instagram: alara.dinc
Denizin Kayıp Kızı kitabını ‘Alara Dinc’ youtube kanalından ücretsiz olarak dinleyebilirsiniz.
