Ana SayfaDekorasyonKayaköy’deki Taş Ev

Kayaköy’deki Taş Ev

Tarihi ve otantik ambiyansı ile büyüleyen Kayaköy’deki bu taş ev, kırsalın huzurlu yaşamını stil sahibi dokunuşlarla yorumluyor.

Kayaköy, Belen mevkiinde yer alan toplam 3.450 m2 alana sahip bir tesisin içindeki bu taş ev, tarihi 5 bin yıl öncesine uzanan Kayaköy’ü kuş bakışı seyredebileceğiniz muhteşem bir manzaraya bakıyor. Yüzyıllar önce terk edilmiş binaların bir araya gelmesi ile küçük bir mahalleyi anımsatan Ada Dreams History’de yedi adet ev var. “1923 yılında gerçekleşen mübadeleyle Levissi’de yaşayan Rumlar Yunanistan’a göç ederken Kayaköy’e de Selanik ve civarından gelen muhacirler yerleşmişler. Fakat buraya gelen Türkler bölgenin koşullarına alışamadıkları için farklı lokasyonlara dağılmış.

Zamanla köy sessizliğe bürünmüş, fiziki zorluklara dayanamayarak tahrip olmuş ve harabeye dönmüş. Doğanın içerisinde koca bir tarih saklı. Kentsel ve arkeolojik sit alanı olarak ilan edilmiş Kayaköy ile farklı bir manevi bağımız var eşimle. 17 yıl önce ilk bu araziye baktığımızda şu anki halini hayal ettik hep. Yeniden canlanmış, taş patikaların arasında küçük bir mahalle” diyor Aslıhan Ünal.

Proje Anıtlar Yüksek Kurulu’nun izni ile aslına sadık kalarak, ilk haline uygun olarak restore edilmiş, inşaatı beş yılda tamamlanmış ve bu süreç oldukça meşakkatli geçmiş. “Biz bölgede daha önce bu denli büyük ve özenli bir proje olmadığını görünce çok titiz davranmak istedik. Üzerimize büyük bir sorumluluk aldık. Emsal teşkil ettiğimizi düşünüyoruz. Köyde daha önce 5 sene kadar yaşadık. Adım adım her yerini biliriz. Atina’ya ilk gittiğimizde Kayaköy’den mübadele ile Yunanistan’a gitmiş Rumlar’la sohbet ettik.

Topladığımız doneler, okuduğumuz kitaplar, bu işe gönül vermiş çalıştığımız mimarlar ile uzun ama keyifli tam bir ekip çalışması oldu.” Geçmişten gelen kültürün korunduğu projede, mevcut binalar aslına sadık kalınarak yenilenerek günümüze uyarlamış. İç mekân tasarımında öncelik evlerin içinde barındırdığı mistik havayı korumak olmuş. Olabildiğince minimum eşya ile tamamen konforlu ve rahat alanlar yaratmayı hedeflemişler. Dekorasyon için proje sahipleri Türkiye’nin birçok eskicisini, antikacısını, zanaatkârını, bakırcısını gezmiş. Kullanacakları parçaları yıllar süren bir uğraş ile biriktirmişler.

“Türkiye’nin önde gelen firmaları ile iş birliği yaptık. Tesisteki her ev ismini Yunan mitolojisine konu olan en güzel çiçeklerinden alıyor. Gardenya, Adonis, Daphne, Gaia, Flora, Iris ve Calla… Odalar da bu çiçeklerin renklerinden ilhamla tasarlanmış.” Bahçe mobilyaları Mudo Concept, Yargıcı Homeworks ve Uzaq Home’dan seçilmiş. Tüm ahşap işleri Ambar Dizayn tarafından özel üretilmiş. “Kullanılan ağaçların hepsi yüzyıllık meşe ve ardıçlar. Oda kapılarından bazıları babadan oğluna geçen, yeteneği aile mirası olan Manisalı Mehmet Usta’nın elinden. Ana demir kapıların tamamı antika. Hepsi özel imalat olan mutfağı terek gibi eskiyi hatırlatan detaylar ile harmanladık. Banyolarda kullanılan seramiklerin tamamı el yapımı.”

Her ne kadar mutfak ve banyoda çok fazla modernlikten kaçınılmış olsa da güncel gereksinimleri karşılamak adına kahve makinesinden bulaşık makinesine her türlü konfor teknolojisi bulunuyor. Tesisteki villaların tümü yerden ısıtmalı olduğundan 12 ay yaşamak mümkün.

Hazırlayan FÜSUN ÖZER

Fotoğraf ENVER GÜLMEZ

SON YAZILAR

BENZER YAZILAR