Gün içinde sürekli sizi endişelendiren büyük bir stres bulutuyla çevrili olduğunuzu hissetmek asla iyi değildir. Psikoloji uzmanları, stresin kortizol seviyelerinizi yükselterek sizi çatışma halinde tutacaktır. Genellikle ruh halindeki değişimler, huzursuz ve depresif hissettireceğinden hızlı kilo alımına neden olabilmektedir.
Günlük stresimiz birçok şeyden kaynaklanır; yeni başladığınız işiniz, ilişkiler veya banka hesapları olabilir. Ancak gözünüzden kaçmış olan bir stres merkezi evinizdir. Evlerimiz kendimizin bir uzantısı olarak görme eğiliminde olduğunuzdan, dağınık bir ev gereksiz stres yaratıyor.
Eviniz güzel mobilya ve aksesuarlarla doldurduğunuz bir yerden çok daha fazlasıdır; size özel bir sığınaktır. Bu özel sığınak zihninizin bir yansıması olarak stressiz olmalıdır. Dağınıklık ve stresle başa çıkabilmeniz için önerilerimiz için aşağıya göz atın.
#1 Doğal Işığın Gücü
İyi aydınlatmanın gücünü hafife almayın. Sadece stratejik olarak yerleştirilmiş masa lambaları ve aydınlatmalar yaşam alanınızı dönüştürmekle kalmaz aynı zamanda ruh halinizi de etkileyebilir. Doğru ışık türünü seçmek bunun için önemlidir.
Nasıl ki güneş ışığının bir ağaç yaprağında parladığında içimizi mutluluk kaplıyorsa yaşam alanınıza sızan doğal ışık sizde aynı etkiyi sağlayacaktır. Bu görünümü elde etmek için bir orman bungalovuna sahip olmak zorunda değilsiniz. Tamamen doğal ışığın eksik olduğunu düşünüyorsanız pencerenizin karşısına bir ayna asın.
#2 Enerji Veren Canlı Renklerden İlham Alın
Canlı, yüksek doymuş tonlar ve çoklu zıt renkler enerji verici bir etki yaratmak için harika olabilir. Aynı zamanda stres seviyenizi de düşürecektir. Bununla birlikte, bu kombinasyonun uzun süre etrafta olması zordu ve tamamen ortadan kaldırmak zorunda değilsiniz. Sadece çoklu zıt renkleri ölçülü kullanın.
Cesur renkleri kullanırken oranı düşürün ve doğadan ilham alın. Dünyada nötr renkler çok fazla olmasına rağmen zıt kontrast renkler sadece çiçeklerde ve bitkilerde daha küçük oranda ortaya çıkmıştır.
#3 Beyazı Renklendirin
Yaygın olan düşünce cesur renkler çok stresli geliyorsa, o zaman beyazı tercih edilebilir. Aslında bu tam doğru değil. Çok fazla beyaz bir evinizin olması yaşam alanınızı daha stresli bir hale dönüştürebilir. Beyaz bozulmamış ve dokunulmayan alanlar daha endişe verici olabilir.
Bej rengi beyaza göre daha az stresli bir seçenektir. Yaşam alanınız da bronz, gümüş gibi nötr tonlarla beyazın vurgusunu yumuşatın.
#4 Çatışan Baskı Desenleri Azaltın
Karmaşık desenlerin stresli olabileceğini öğrenmek şaşırtıcı olmayabilir. Genellikle parlak renklerin kullanıldığı alanlarda cesur desenler de vardır. Çok fazla baskı desenler, zıt renk içerdiğinde gerçek dağınıklıktan bağımsız olarak zihinsel bir karmaşıklık yaratabilir. Ormanda olma ya da modern konuttan önce açık havada yaşama fikrini düşünün. Atalarımız, geçmişimiz çok fazla baskı desenlerle çevrili olma konusunda dikkatli olmamızı işaret ediyor.
Kalın bloklar şeklinde renklerde olduğu gibi yaşam alanınıza baskılar ekleyebilirsiniz. Ancak bunu İsviçre esintili ve botanik arasında değişen bir stilin dengesinde gerçekleştirin.
Örneğin yatak odanızda büyük ölçekli bir baskı kullanmak istiyorsanız yine bloklar şeklinde deseni veya renkleri deneyin.
#5 Görünür Dağınıklığınızı Toparlayın
Düzenli bir ev mutlu evdir. Dağınıklık bizi gergin hissettiriyor ve zihinsel dikkatimizi daha çok bulanıklaştırıyor. Uzmanlar, beyinlerimiz düzenli yığınlarla veya organize kutularla olabildiğince dağınıklığı zihinsel olarak düzenleyemediğinden, taşan kağıt veya oyuncak yığınlarına daha fazla odaklandığımızı söylüyor.
Bunun yerine eşyalarınızı kutu ve sepetlerde saklayarak dağınıklığı en aza indirin. Bu şekilde başgösteren dağınıklığınız hakkında daha az ve hayatınızdaki önemli konuları daha daha fazla düşünebilirsiniz.